Share

İri çiçekli bezelye hastalıkları ve zararlıları

Daria · 16.05.2025.

İri çiçekli bezelye (Lathyrus latifolius), genel olarak güçlü ve hastalıklara karşı dirençli bir bitki olarak bilinir. Ancak, her bitki gibi o da zaman zaman çeşitli hastalıkların ve zararlıların saldırısına uğrayabilir. Bu sorunları erken bir aşamada tanımak ve doğru mücadele yöntemlerini uygulamak, bitkinin sağlığını korumak ve bahçedeki diğer bitkilere yayılmasını önlemek için kritik öneme sahiptir. Etkili bir yönetim stratejisi, önleyici tedbirleri, kültürel uygulamaları ve gerektiğinde doğrudan müdahaleyi içerir. Bitkini düzenli olarak gözlemleyerek ve olası sorunlara karşı hazırlıklı olarak, bu güzel sarmaşığın keyfini sorunsuzca çıkarabilirsin.

Yaygın mantar hastalıkları

İri çiçekli bezelyeyi etkileyebilen en yaygın sorunlar genellikle mantar kökenli hastalıklardır. Bu hastalıklar, özellikle nemli ve serin hava koşullarında veya bitkilerin çok sık dikildiği, hava sirkülasyonunun zayıf olduğu yerlerde ortaya çıkar. En sık karşılaşılan mantar hastalığı küllemedir (powdery mildew). Bu hastalık, yaprakların, sapların ve hatta çiçeklerin üzerinde beyaz, un gibi bir tabaka oluşmasıyla kendini belli eder. İlerleyen vakalarda yapraklar sararır, kurur ve dökülür, bu da bitkinin zayıflamasına ve çiçek veriminin düşmesine neden olur.

Bir diğer olası mantar hastalığı pastır (rust). Pas, yaprakların alt yüzeyinde küçük, turuncu veya kahverengi püstüller (kabarcıklar) şeklinde ortaya çıkar. Zamanla bu püstüller yaprağın üst yüzeyine de yayılabilir ve şiddetli enfeksiyonlarda yaprakların erken dökülmesine neden olabilir. Pas hastalığı da nemli koşulları sever ve bitkinin genel sağlığını olumsuz etkiler. Kök çürüklüğü ise, genellikle aşırı sulama veya kötü drene olan topraklardan kaynaklanan ciddi bir sorundur. Köklerin oksijensiz kalarak çürümesiyle bitki solar, sararır ve sonunda ölür.

Bu mantar hastalıklarıyla mücadelede en etkili yaklaşım önlemedir. Bitkileri aralarında yeterli mesafe bırakarak dikmek, iyi hava sirkülasyonu sağlar ve yaprakların daha çabuk kurumasına yardımcı olur. Sulamayı sabah saatlerinde ve doğrudan toprağa yapmak, yaprakların ıslak kalma süresini kısaltır. Hastalıktan etkilenen yaprakları veya bitki kısımlarını fark eder etmez budayıp imha etmek, hastalığın yayılmasını kontrol altına almaya yardımcı olabilir.

Eğer mantar hastalığı yayılmışsa, çeşitli fungisitler (mantar öldürücüler) kullanılabilir. Kükürt veya neem yağı (tespih ağacı yağı) gibi organik seçenekler, özellikle hastalığın erken evrelerinde etkili olabilir. Daha ciddi vakalarda, sistemik veya kontakt etkili sentetik fungisitler gerekebilir. Ancak kimyasal mücadeleye başvurmadan önce, kültürel önlemlerin ve organik çözümlerin denenmesi her zaman daha çevre dostu bir yaklaşımdır.

Başlıca zararlılar ve emici böcekler

İri çiçekli bezelye, çeşitli zararlı böcekler için de çekici olabilir. Bu zararlılar arasında en yaygın olanları yaprak bitleridir (aphids). Bu küçük, genellikle yeşil veya siyah renkli böcekler, koloniler halinde bitkinin taze sürgünlerinde ve yaprak altlarında toplanır. Bitkinin özsuyunu emerek beslenirler, bu da yaprakların kıvrılmasına, sararmasına ve büyümenin yavaşlamasına neden olur. Yaprak bitleri ayrıca, “ballı çiğ” adı verilen yapışkan bir madde salgılarlar. Bu madde, isli küf mantarının gelişmesi için uygun bir ortam yaratır ve karıncaları çeker.

Bir diğer yaygın zararlı grubu örümcek akarlarıdır (spider mites). Bu çok küçük, örümceğe benzer canlılar, genellikle sıcak ve kurak koşullarda ortaya çıkar. Yaprakların alt yüzeyinde yaşarlar ve bitki özsuyunu emerler. Zarar gören yapraklar benekli, solgun veya bronzlaşmış bir görünüm alır ve ince ağlarla kaplanabilir. Şiddetli istilalar bitkiyi ciddi şekilde zayıflatabilir. Beyaz sinekler ve thripsler de benzer şekilde bitki özsuyunu emerek zarar veren diğer küçük böceklerdir.

Bu emici böceklerle mücadelede ilk adım, onları erken fark etmektir. Bitkileri düzenli olarak, özellikle yaprak altlarını ve büyüme noktalarını kontrol et. Küçük istilalar, genellikle bitkiye güçlü bir su jeti uygulayarak böcekleri fiziksel olarak uzaklaştırmakla kontrol altına alınabilir. Yaprak bitlerine karşı uğur böcekleri ve parazit yaban arıları gibi doğal düşmanları bahçeye çekmek, biyolojik mücadele için etkili bir yöntemdir.

Daha inatçı istilalar için, böcek öldürücü sabun (potasyum tuzları içeren sabunlar) veya neem yağı spreyleri gibi daha az toksik seçenekler kullanılabilir. Bu ürünler, böceklerin solunum sistemini veya dış iskeletini etkileyerek çalışır ve faydalı böceklere daha az zarar verir. Kimyasal insektisitler son çare olarak düşünülmeli ve kullanılırken etiket talimatlarına dikkatle uyulmalıdır, çünkü bu ürünler arılar gibi tozlayıcılara da zarar verebilir.

Yiyici zararlılar: Tırtıllar ve sümüklü böcekler

Emici böceklerin yanı sıra, iri çiçekli bezelyenin yapraklarını ve çiçeklerini yiyerek zarar veren zararlılar da vardır. Bunların başında salyangozlar ve sümüklü böcekler (slugs and snails) gelir. Bu yumuşakçalar, özellikle nemli havalarda ve geceleri aktiftir. Yapraklarda düzensiz delikler açarak ve arkalarında parlak bir sümük izi bırakarak kendilerini belli ederler. Genç fideler, bu zararlılara karşı özellikle savunmasızdır ve bir gecede tamamen yenebilirler.

Tırtıllar, yani çeşitli güve ve kelebeklerin larvaları da yaprakları ve bazen çiçek tomurcuklarını yiyerek zarar verebilir. Zararları genellikle yapraklarda açılan delikler veya yenmiş kenarlar şeklinde görülür. Tırtılları bulmak için yaprakların altını ve kıvrılmış yaprakların içini kontrol etmek gerekir. Küçük istilalar genellikle tırtılları elle toplayıp uzaklaştırmakla kontrol edilebilir.

Salyangoz ve sümüklü böceklerle mücadele için birçok yöntem mevcuttur. Elle toplama, özellikle akşamları veya yağmurdan sonra yapıldığında etkilidir. Bitkilerin etrafına ezilmiş yumurta kabukları, diyatomlu toprak veya bakır bant gibi bariyerler kurmak, onların bitkiye ulaşmasını engelleyebilir. Bira tuzakları (içine bira doldurulmuş kaplar) da bu zararlıları çekerek yakalamak için popüler bir yöntemdir. Metaldehit içeren peletler etkili olsa da, evcil hayvanlar ve yaban hayatı için zehirli olabileceğinden dikkatli kullanılmalıdır.

Tırtıllara karşı mücadelede, Bacillus thuringiensis (Bt) içeren biyolojik insektisitler oldukça etkilidir. Bu bakteri, sadece tırtılların sindirim sistemini etkileyen bir toksin üretir ve insanlar, hayvanlar ve diğer böcekler için zararsızdır. Bu spreyler, yapraklara püskürtülür ve tırtıllar yaprakları yediğinde etkili olur. Doğal düşmanları olan kuşları ve parazit yaban arılarını bahçeye çekmek de uzun vadede tırtıl popülasyonunu kontrol altında tutmaya yardımcı olur.

Önleyici tedbirler ve bitki sağlığı

Hastalık ve zararlılarla mücadelede en başarılı strateji, sorunların ortaya çıkmasını en baştan önlemektir. Sağlıklı, güçlü ve stresten uzak bir bitki, hastalıklara ve zararlılara karşı doğal olarak daha dirençlidir. Bu nedenle, iyi bitki sağlığını teşvik eden kültürel uygulamalar, savunmanın ilk hattını oluşturur. Her şey, doğru bitkiyi doğru yere dikmekle başlar. İri çiçekli bezelye için tam güneş alan, iyi hava sirkülasyonu olan ve iyi drene olan bir toprak seçmek, birçok potansiyel sorunu önleyecektir.

Bitkileri aşırı kalabalık dikmekten kaçın. Bitkiler arasında yeterli boşluk bırakmak, hava akışını artırır, bu da yaprakların daha hızlı kurumasını sağlayarak mantar hastalıklarının gelişme riskini azaltır. Ayrıca, zararlıların bitkiden bitkiye kolayca geçmesini de zorlaştırır. Bahçeyi temiz ve düzenli tutmak da önemlidir. Yere dökülen yapraklar, kurumuş bitki artıkları ve yabani otlar, hastalık sporları ve zararlı böcekler için barınak ve üreme alanı olabilir. Sonbaharda bu artıkları temizlemek, gelecek sezonun sorunlarını azaltmaya yardımcı olur.

Doğru sulama teknikleri de hastalıkları önlemede kritik rol oynar. Suyu sabah saatlerinde ve doğrudan toprağa vermek, yaprakların ıslak kalmasını önler. Aşırı sulamadan kaçınmak, kök çürüklüğü gibi ölümcül sorunları engeller. Dengeli besleme de bitki sağlığı için önemlidir. Aşırı azotlu gübreleme, bitkinin yumuşak ve sulu sürgünler üretmesine neden olur, bu da yaprak bitleri gibi emici böcekleri çeker. Bunun yerine, dengeli veya düşük azotlu gübreler kullanarak güçlü ve dayanıklı bir bitki yapısı teşvik edilmelidir.

Son olarak, bahçedeki biyolojik çeşitliliği artırmak, doğal bir haşere kontrol sistemi oluşturur. Çiçekli bitkiler dikerek uğur böcekleri, parazit yaban arıları ve sinek kuşları gibi faydalı böcekleri ve hayvanları bahçeye çek. Bu canlılar, yaprak bitleri, tırtıllar ve diğer zararlıların popülasyonlarını doğal olarak kontrol altında tutacaktır. Bu bütünsel yaklaşım, kimyasal müdahalelere olan ihtiyacı azaltır ve daha sağlıklı, daha dirençli bir bahçe ekosistemi yaratır.

Sorun teşhisi ve müdahale

Bahçende bir sorun fark ettiğinde, panik yapmadan önce durumu dikkatlice değerlendirmek önemlidir. Doğru teşhis, etkili bir müdahalenin ilk adımıdır. Bitkinin hangi kısmının etkilendiğini (yapraklar, gövde, çiçekler, kökler), zararın türünü (delikler, lekeler, renk değişikliği, yapışkan kalıntılar) ve herhangi bir böcek veya hastalık belirtisi olup olmadığını yakından incele. Yaprakların altını, yeni sürgünleri ve gövde ile yaprakların birleştiği noktaları kontrol etmeyi unutma.

Teşhis koyduktan sonra, en az zararlı müdahale yöntemini seçmeye çalış. Örneğin, birkaç yaprak bitini ezebilir veya suyla yıkayabilirsin; tüm bitkiyi kimyasal bir spreyle kaplamaya gerek yoktur. Bu “Entegre Zararlı Yönetimi” (IPM) yaklaşımı olarak bilinir ve en az toksik yöntemlerden başlayarak daha güçlü müdahalelere doğru ilerlemeyi içerir. İlk adımlar genellikle kültürel (örneğin, budama), mekanik (örneğin, elle toplama) veya biyolojik (örneğin, faydalı böcekleri kullanma) kontrollerdir.

Eğer bir sprey uygulamaya karar verirsen, önce küçük bir alanda test et ve bitkinin olumsuz bir reaksiyon gösterip göstermediğini görmek için 24 saat bekle. Ürünün etiketini dikkatlice oku ve talimatlara tam olarak uy. Uygulamayı, arılar gibi tozlayıcıların aktif olmadığı sabah erken veya akşam geç saatlerde yap. Neem yağı veya böcek öldürücü sabun gibi organik seçenekler, genellikle sentetik kimyasallara göre daha güvenli bir başlangıç noktasıdır.

Sorun devam ederse veya yayılırsa, daha güçlü bir müdahale gerekebilir. Ancak unutma ki, tamamen steril ve sorunsuz bir bahçe yaratmak gerçekçi bir hedef değildir. Amaç, zararlı ve hastalık popülasyonlarını bitkiye ciddi zarar vermeyecek bir seviyede tutmaktır. Düzenli gözlem, erken müdahale ve önleyici tedbirlere odaklanan proaktif bir yaklaşımla, iri çiçekli bezelye bitkini sağlıklı ve güzel tutabilirsin.

Bunları da beğenebilirsin