Share

İngiliz turnagagası dikimi ve çoğaltılması

Linden · 25.08.2025.

İngiliz turnagagası, bahçeye kolayca adapte olan ve hızla yayılarak boş alanları dolduran değerli bir bitkidir. Bu bitkinin dikimi ve çoğaltılması oldukça basittir, bu da onu hem acemi hem de deneyimli bahçıvanlar için cazip bir seçenek haline getirir. Doğru dikim teknikleri ve zamanlaması ile bitkinin sağlıklı bir başlangıç yapması sağlanırken, etkili çoğaltma yöntemleri sayesinde mevcut bitkilerden ekonomik bir şekilde yeni bitkiler elde etmek mümkündür. Bu süreçler, bitkinin doğal büyüme alışkanlıklarından faydalanarak bahçenin genel estetiğini zenginleştirmeye olanak tanır. Başarılı bir sonuç için toprağın hazırlanması, uygun dikim aralıklarının belirlenmesi ve yeni bitkilerin ilk bakımı gibi temel adımlara dikkat etmek yeterlidir.

Dikim işlemi, bitkinin gelecekteki sağlığı ve gelişimi için bir temel oluşturur. Bu nedenle, dikim yapılacak alanın özenle seçilmesi ve hazırlanması gerekir. İngiliz turnagagası, özellikle iyi drene olan, besin açısından orta düzeyde zengin toprakları tercih eder. Ağır killi topraklar, suyun birikmesine neden olabileceği için kök sağlığı açısından risk oluşturur. Bu tür toprakların organik kompost veya kum ile iyileştirilmesi, bitkinin kök sisteminin rahatça gelişebileceği ideal bir ortam yaratır. Dikim öncesinde yapılan bu hazırlık, bitkinin adaptasyon sürecini hızlandırır ve daha güçlü bir büyüme sağlar.

Çoğaltma, mevcut bir bitki topluluğunu genişletmenin en etkili ve maliyetsiz yoludur. İngiliz turnagagası için en yaygın ve başarılı çoğaltma yöntemi kök ayırmadır. Bu yöntem, olgunlaşmış bitkilerin ilkbahar veya sonbahar aylarında topraktan çıkarılıp daha küçük parçalara bölünmesiyle gerçekleştirilir. Her bir parça, sağlıklı kökler ve büyüme noktaları içerdiğinde, yeni bir bitki olarak kolayca gelişim gösterebilir. Bu yöntem, aynı zamanda yaşlanmış bitki öbeklerini gençleştirmek ve canlılıklarını artırmak için de kullanılır.

Yeni dikilen veya çoğaltılan bitkilerin ilk dönem bakımı, hayatta kalmaları ve sağlıklı bir şekilde yerleşmeleri için kritik bir öneme sahiptir. Dikimden hemen sonra verilen can suyu, köklerin toprakla temasını güçlendirir. İlk birkaç hafta boyunca toprağın sürekli nemli tutulması, ancak aşırı sulamadan kaçınılması gerekir. Bu hassas dönemde bitkiler, kök sistemlerini yeni ortamlarına adapte etmeye çalışırlar. Bu süreçte sağlanacak doğru bakım, bitkilerin gelecekte kuraklığa ve diğer stres faktörlerine karşı daha dayanıklı olmalarını sağlar.

Dikim için en uygun zamanlama

İngiliz turnagagası dikimi için en ideal zamanlar, bitkinin en az stres yaşayacağı serin ve nemli hava koşullarının hakim olduğu ilkbahar ve sonbahar mevsimleridir. İlkbahar dikimi, genellikle son don tehlikesi geçtikten sonra, toprak ısınmaya başladığında yapılır. Bu dönemde dikilen bitkiler, tüm yaz büyüme mevsimi boyunca kök sistemlerini geliştirme ve güçlenme fırsatı bulurlar. İlkbahar dikimi, bitkinin kışa girmeden önce yerine iyice yerleşmesini sağlar, bu da onun soğuk ayları daha kolay atlatmasına yardımcı olur.

Sonbahar dikimi de bir o kadar etkili bir seçenektir ve genellikle yaz sıcakları geçtikten sonra, ancak kışın ilk sert donları başlamadan yaklaşık 4-6 hafta önce yapılmalıdır. Bu zamanlama, bitkinin köklerinin toprak hala sıcakken yeni yerlerine tutunmasına olanak tanır. Sonbaharda dikilen bitkiler, kış boyunca dinlenme dönemine girer ve ilkbaharda güçlü bir büyüme patlamasıyla sezona başlarlar. Bu yöntem, özellikle kışların çok sert geçmediği ılıman iklimlerde oldukça başarılı sonuçlar verir.

Yaz aylarında, özellikle de havanın çok sıcak ve kuru olduğu dönemlerde dikim yapmaktan kaçınılmalıdır. Yüksek sıcaklıklar ve yoğun güneş ışığı, yeni dikilmiş bir bitki için ciddi bir stres kaynağıdır ve köklerin toprağa tutunmasını zorlaştırır. Eğer yaz aylarında dikim yapmak zorunlu hale gelirse, bulutlu ve serin bir gün seçmek, bitkiyi dikim sonrası düzenli olarak sulamak ve mümkünse geçici bir gölgeleme sağlamak adaptasyon şansını artırabilir. Ancak genel kural, bitkinin sağlığı için ilkbahar veya sonbaharı beklemektir.

Doğru zamanlamayı seçerken, yaşadığın bölgenin iklim koşullarını göz önünde bulundurmak esastır. Örneğin, kışların çok soğuk ve uzun sürdüğü bölgelerde ilkbahar dikimi daha güvenli bir seçenek olabilirken, yazların aşırı sıcak geçtiği yerlerde sonbahar dikimi bitkiye daha iyi bir başlangıç sunabilir. Zamanlamayı doğru ayarlamak, bitkinin dikim şokunu en aza indirerek sağlıklı ve hızlı bir başlangıç yapmasının anahtarıdır. Bu basit ama önemli ayrıntı, uzun vadeli başarıyı büyük ölçüde etkiler.

Toprak hazırlığı ve dikim adımları

Başarılı bir dikim süreci, doğru toprak hazırlığı ile başlar. İlk adım, dikim yapılacak alanı tüm yabani otlardan ve taşlardan temizlemektir. Yabani otlar, genç bitkinin su ve besin kaynakları için rekabet ederek gelişimini yavaşlatabilir. Alan temizlendikten sonra, toprağı yaklaşık 20-30 cm derinliğinde bir bel veya çapa yardımıyla havalandırmak gerekir. Bu işlem, toprağın sıkışıklığını giderir ve köklerin derinlere doğru rahatça ilerlemesine olanak tanır.

Toprağın yapısını iyileştirmek, dikimin en kritik aşamalarından biridir. Eğer toprak ağır killi ise, drenajı artırmak için organik kompost, yanmış ahır gübresi veya kaba kum gibi malzemeler eklemek faydalı olacaktır. Kumlu topraklar ise suyu ve besinleri iyi tutamadığı için, bu tür topraklara kompost veya torf gibi organik maddeler karıştırmak, su tutma kapasitesini ve besin içeriğini artırır. İdeal toprak, nemi tutabilen ancak aynı zamanda fazla suyun kolayca süzülmesine izin veren gevşek ve havadar bir yapıya sahip olmalıdır.

Dikim çukurunu hazırlarken, bitkinin kök topunun genişliğinin yaklaşık iki katı genişliğinde ve aynı derinlikte bir çukur kazılmalıdır. Bitkiyi fidanlıktan alınan saksısından veya kaptan çıkarırken köklere zarar vermemeye özen gösterilmelidir. Eğer kökler saksının dibinde dönerek sıkışmışsa (kök sarmalı), dikimden önce parmaklarınla nazikçe gevşetilmelidir. Bu, köklerin dışa doğru büyüyerek yeni toprağa yayılmasını teşvik eder. Bitkiyi çukura yerleştirirken, kök boğazının (gövdenin köklerle birleştiği nokta) çevredeki toprak seviyesiyle aynı hizada olmasına dikkat edilmelidir.

Bitki çukura yerleştirildikten sonra, etrafı hazırlanan toprak karışımı ile doldurulur ve hafifçe bastırılarak hava boşluklarının giderilmesi sağlanır. Dikim işlemi tamamlandıktan hemen sonra bitkiye bol miktarda can suyu verilmelidir. Bu ilk sulama, köklerin toprakla tam olarak temas etmesini sağlar ve bitkinin yeni evine yerleşme sürecini başlatır. İlk birkaç hafta boyunca toprağın nemli kalmasına özen göstermek, kök sisteminin başarılı bir şekilde kurulması için hayati önem taşır.

Kök ayırma ile çoğaltma

Kök ayırma, İngiliz turnagagasını çoğaltmanın en basit, en hızlı ve en güvenilir yöntemidir. Bu işlem, olgunlaşmış ve iyi gelişmiş bir bitki öbeğinin daha küçük parçalara bölünerek yeni bitkiler elde edilmesini sağlar. Ayırma işlemi için en uygun zaman, bitkinin aktif büyüme döneminde olmadığı, yani ilkbahar başlangıcı veya sonbahar aylarıdır. Bu dönemlerde hava daha serin olduğu için bitki daha az stres yaşar ve bölünme sonrası toparlanması daha kolay olur. Bu yöntem, aynı zamanda zamanla ortası boşalmaya başlayan yaşlı bitkileri gençleştirmek için de mükemmeldir.

İşleme başlamak için, ana bitkinin etrafını bir bahçe çatalı veya kürek yardımıyla dikkatlice kazarak tüm kök yumağını topraktan çıkarmak gerekir. Bitkiyi topraktan çıkarırken köklere mümkün olduğunca az zarar vermeye çalışılmalıdır. Kök topu tamamen dışarı alındıktan sonra, üzerindeki fazla toprağı silkeleyerek köklerin ve büyüme noktalarının (taçların) daha net görülmesi sağlanır. Bu, bitkiyi nerelerden ayırman gerektiği konusunda sana daha iyi bir fikir verecektir.

Kök yumağını bölmek için birkaç farklı yöntem kullanılabilir. Eğer bitki yeterince gevşek yapılıysa, kökleri ellerinle dikkatlice çekerek ayırabilirsin. Daha sıkı ve odunsu kök yapısına sahip bitkiler için ise keskin bir bıçak, testere veya iki bahçe çatalını sırt sırta koyup levye gibi kullanarak ayırma işlemi gerçekleştirilebilir. Önemli olan, ayırdığın her bir parçanın yeterli miktarda sağlıklı kök ve en az bir veya birkaç tane büyüme noktası (sürgün verecek göz) içermesidir. Genellikle, bitkinin zayıf ve yaşlı merkez kısmı atılır, daha genç ve dinç olan dış kısımlar kullanılır.

Bölünen parçalar, bekletilmeden hemen yeni yerlerine dikilmelidir. Dikim, daha önce anlatılan toprak hazırlığı ve dikim adımları takip edilerek yapılır. Yeni bitkilerin kök boğazının toprak seviyesiyle aynı hizada olmasına ve dikimden sonra bolca sulanmasına özellikle dikkat edilmelidir. Kök ayırma ile çoğaltılan bitkiler genellikle hızla adapte olur ve kısa sürede yeni yerlerinde büyümeye başlarlar. Bu yöntem, bahçendeki İngiliz turnagagası popülasyonunu kolayca ve ekonomik bir şekilde artırmanın en etkili yoludur.

Yeni dikilen bitkilerin ilk bakımı

Yeni dikilen veya çoğaltılan İngiliz turnagagası bitkilerinin başarılı bir şekilde yerleşmesi için ilk birkaç haftalık bakım kritik bir rol oynar. Dikim sonrası en önemli görev, düzenli ve yeterli sulamadır. Toprağın sürekli olarak hafif nemli tutulması, ancak çamurlaşacak kadar ıslak olmaması gerekir. Bu, yeni köklerin gelişimini teşvik eder ve bitkinin dikim stresini atlatmasına yardımcı olur. Sulama sıklığı, hava koşullarına ve toprak tipine bağlı olarak ayarlanmalıdır; sıcak ve rüzgarlı havalarda daha sık, serin ve bulutlu havalarda ise daha seyrek sulama yapılmalıdır.

Genç bitkiler, özellikle yaz aylarında dikilmişlerse, yoğun güneş ışığına karşı hassas olabilirler. Kök sistemleri tam olarak gelişene kadar, öğle saatlerindeki yakıcı güneşten korunmaları faydalı olabilir. Gerekirse, geçici bir gölgelik (örneğin bir gölge bezi veya büyük bir saksı) kullanarak bitkileri korumak, yaprak yanıklarını ve aşırı su kaybını önleyebilir. Bitkiler yeni yerlerine alıştıkça ve güçlendikçe, bu ek korumaya ihtiyaçları kalmayacaktır.

Yeni dikilen bitkilerin etrafındaki yabani otları düzenli olarak temizlemek de önemlidir. Yabani otlar, su ve besin maddeleri için genç bitkilerle rekabet ederek onların gelişimini olumsuz etkileyebilir. Yabani otları elle temizlemek, genç ve hassas köklere zarar verme riskini en aza indirdiği için en iyi yöntemdir. Ayrıca, bitkinin tabanına ince bir kat organik malç sermek, hem yabani otların büyümesini baskılar hem de toprağın nemini korumaya yardımcı olur.

İlk büyüme mevsiminde, yeni bitkilerin gübrelenmesi genellikle gerekli değildir, hatta zararlı bile olabilir. Dikim sırasında toprağa eklenen kompost, genellikle bitkinin ilk sezonu için yeterli besini sağlar. Aşırı gübreleme, hassas yeni kökleri yakabilir ve bitkinin enerjisini yaprak gelişimine odaklayarak köklenmeyi yavaşlatabilir. Bitkilerin sağlıklı yaprak rengine sahip olup olmadığını ve yeni sürgünler verip vermediğini gözlemlemek, gelişimleri hakkında en iyi göstergedir. Sabırlı olmak ve bitkinin kendi hızında yerleşmesine izin vermek en doğru yaklaşımdır.

Bunları da beğenebilirsin